İsrail dün akşam Gazze’nin kuzeyi başta olmak üzere bölgeye yönelik saldırılarını yoğunlaştırdı.Gazze’nin kuzeyini obüslerle vuran İsrail ordusu, daha sonra da bölgeye yoğun hava saldırıları düzenledi.

Gazze’nin birçok noktasını vuran İsrail ordusu, bölgeye sabaha kadar aralıksız bomba yağdırdı.

İsrail uçakları ise Eş-Şati ve Nuseyrat mülteci kampları ile Beyt Lahiya, Beyt Hanun ve Gazze'nin katıldığı başka rejimki evleri havadan hedef aldı.

Öte yandan Filistinli Gazeteciler Sendikası, İsrail'de imzalı olarak, internet ve telefon hizmetinin kesildiği Gazze'de gazetecilere yönelik "katliam" yapılabilecek uyarısında bulundu.

İsrail'in şu ana kadar 20'yi aşkın günlüğü, ailelerinden onlarca kişinin öldürdüğü ve onlarca basın kurumu hedefinin alındığına işaret edilen, bunun yerine, gazetecilerin, işlenen suçların dünyaya duyurulmasını engellediği için resmi bir kararla ve sistematik bir politika çerçevesi kaydedildi.

Açıklamada, Birleşmiş Milletler'e (BM) bağlı tüm uluslararası kuruluşlara, "gerçeklerin tanıklarını" kaybetmeden önce harekete geçirme, "cellatla kurbanı bir tutma ve çifte standart" konusunda ise "dur" deme döngüsü yapıldı.

İsrail sabah saatlerinden itibaren de Gazze’nin kuzeyini yoğun obüs atışlarıyla vurmaya başladı.

İsrail’in Gazze sınırında bulunan Sderot kentindeki AA muhabiri, sınırın İsrail tarafında zaman zaman tank hareketliliği görüldüğünü aktardı.

Bölgede ara ara silah sesleri duyuluyor, İsrail’e ait savaş uçakları ve insansız hava araçları uçuyor.

Gazze'de telefon ve internet iletişim hatlarındaki kesinti de devam ediyor.

İsrail saldırıları, hükümet binaları, sivillere ait konutları, boş arazileri hedef aldı; çok sayıda can kaybı ve yaralanmaya yol açtı.

Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, bir grup Yahudi yerleşimci Nablus'un Es-Saviye beldesinde zeytin toplayan Filistinlilere saldırarak ateş açtı.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, Es-Saviye beldesinde bir Yahudi yerleşimcinin göğsünden vurduğu 40 yaşındaki Filistinli Bilal Muhammed Salih'in yaşamını yitirdiği belirtildi.

İsrail güçleri veya Yahudi yerleşimciler tarafından işgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim'den bu yana öldürülen Filistinlilerin sayısı 111'e yükseldi.

Filistin Sağlık Bakanlığı Batı Şeria'da bu dönemdeki saldırılarda 1900'den fazla kişinin de yaralandığını açıklamıştı.

Filistin haber ajansı WAFA'ya göre, İsrail güçleri sabah saatlerinde buldozerler eşliğinde Celezun Mülteci Kampı'na baskın düzenledi.

Buldozerler, Bacis Nahle isimli Filistinliye ait 2 katlı evi, ruhsatsız olduğu gerekçesiyle yıktı. Evde yaşayan ailenin, yaklaşık 2 hafta önce yıkım ihtarı aldığı ve 2 gün önce de evi boşalttığı belirtildi.

İsrail güçleri ayrıca, başka bir eve baskın düzenleyip biri çocuk 7 Filistinliyi gözaltına aldı.

Öte yandan Batı Şeria'nın, Nablus, Tulkerim, Cenin ve Tubas kentlerinde binlerce Filistinli, Gazze'ye destek için sabah namazını meydanlarda kıldı.

Namazdan sonra Tubas ve Tulkerim'de yürüyüşler düzenlendi.

İsrail Ordu Sözcülüğünden yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusu ve İç İstihbarat Teşkilatı Şin-Bet'in (Şabak), gece düzenlediği hava saldırısında, Hamas'ın hava gücü komutanı İsam Ebu Rukbe ve Gazze Şehri Tugayının deniz güçleri komutanı Ratib Ebu Suheyban'ı öldürdüğü iddia edildi.

Açıklamada, Ebu Rukbe'nin insansız hava araçları (İHA), keşif uçakları, planörler ve Hamas'ın hava savunması idaresinden sorumlu olduğu, Ebu Suheyban'ın ise 24 Ekim'de gerçekleştirilen ve İsrail Deniz Kuvvetleri tarafından engellendiği belirtilen denizden İsrail'e sızma girişimini planladığı ve komuta ettiği kaydedildi.

Açıklamada ayrıca Ebu Rekbe'nin, 7 Ekim'de paramotorlarla Gazze sınırından İsrail'e sızarak Gazze çevresindeki Yahudi yerleşim birimlerine düzenlenen sürpriz saldırının planlanması ve uygulanmasına katıldığı ve İsrail ordusunun mevzilerine yönelik İHA saldırılarını yönettiği öne sürüldü.

Öte yandan İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari, ordunun Gazze'deki saldırılarının amacının, hem Hamas'ı ortadan kaldırmak hem de Gazze Şeridi'nde esir tutulan İsraillileri geri getirmek olduğunu yineledi.

Basın açıklaması yapan Hagari, "Rehineleri eve getirmek son derece önemli ulusal bir çabadır; operasyonel ve istihbari tüm faaliyetlerimiz bu hedefi gerçekleştirmeyi amaçlamaktadır." dedi.

Hagari'nin rehine açıklamasının, Gazze'de tutulan İsrailli esirlerin ailelerinin, ordunun Gazze'deki yoğun saldırılarının yakınlarının hayatını tehlikeye attığı konusunda hükümet ve orduya yönelik eleştirilerde bulunmasının ardından gelmesi dikkati çekti.

İsrail ordusu, daha önceki açıklamasında gece boyunca abluka altındaki Gazze'nin kuzeyinde Hamas'ın askeri kanadı İzeddin el-Kassam Tugaylarına ait 150 yer altı hedefin savaş uçaklarıyla bombalandığını iddia etmişti.

İsrail'in, bu gece yarısı düzenlediği hava saldırılarında Şifa ve Endonezya hastanelerinin çevresi ile Gazze Şeridi'ndeki Bureyc Mülteci Kampı'nı hedef aldığı bildirildi.

Gazze'den yayın yapan El-Aksa televizyonunun Telegram platformundaki hesabında yayınlanan haberde, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik akşam başlattığı şiddetli bombardımanının devam ettiği aktarıldı.

Haberde, İsrail'in bu gece yarısı düzenlediği hava saldırılarında Şifa ve Endonezya hastanelerinin çevresi ile Gazze Şeridi'ndeki Bureyc Mülteci Kampı'nı hedef aldığı belirtildi.

Gazze Şeridi'nin kuzeydoğusunda İsrail ordusuna ait bir tankın, anti-zırh füzeleri ile hedef alındığı ifade edilen haberde, Gazze Şeridi'nin farklı bölgelerinde Filistin direniş güçleri ile İsrail güçleri arasında silahlı çatışmaların yaşandığı kaydedildi.

Öte yandan, Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın açıklamasına da yer verilen haberde, Kassam Tugayları mensuplarının Beyt Hanun ve Bureyc Mülteci Kampı'nın doğusunda İsrail'in kara saldırısına karşı koydukları ve bölgede şiddetli çatışmaların yaşandığı ifade edildi.

Kudüs Seriyyeleri de Telegram hesabından yaptığı açıklamada, Kudüs Seriyyeleri'nin ileri gruplarının ön cephelerde olduğunu ve "zaman zaman Gazze Şeridi'ne doğru ilerlemeye çalışan düşman güçlerine" karşı koyduklarını duyurdu.

Ghebreyesus, X sosyal medya platformundan, İsrail'in yoğun saldırıları altındaki Gazze'ye ilişkin paylaşımda bulundu.

Gazze'nin yoğun bombardıman altında kalmasına ilişkin haberlerin son derece üzücü olduğunu anlatan Ghebreyesus, "Bu durumda hastaların tahliyesi ya da güvenli barınak bulmaları mümkün görünmüyor. Elektrik kesintileri ambulansların yaralılara ulaşmasını da imkansız hale getiriyor. Personelimiz ve sağlık tesislerimizle iletişimimiz hala yok ve onların güvenliği konusunda endişeliyim." ifadelerini kullandı.

Ghebreyesus, taraflar arasında ateşkes sağlanması için baskı yapma gücüne sahip olan herkese derhal harekete geçme çağrısında bulundu.

Ordudan yapılan açıklamada, Gazze'nin kuzeyinde Hamas'ın askeri kanadı İzeddin el-Kassam Tugaylarına ait 150 yer altı hedefin savaş uçaklarıyla bombalandığını iddia etti.

Açıklamada, vurulan yerler arasında yer altı tünelleri ve altyapısı gibi hedefler olduğu, çok sayıda Kassam Tugayları mensubunun öldürüldüğü savunuldu.

İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamaya göre, Hizbullah mensupları İsrail'e doğru roket atma girişiminde bulundu. Roketler, Suriye topraklarına düştü. İsrail savaş uçakları Hizbullah'a ait askeri noktaları vurdu.

İsrail-Lübnan sınırında 8 Ekim'den bu yana İsrail ordusu ile Hizbullah arasında yaşanan çatışmalarda 46 Hizbullah üyesinin yanı sıra İslami Cihad Hareketi'nden 6, Hamas'tan 3, Hizbullah destekli Sünni Direniş Tugayı mensuplarından da 2 kişi öldü, biri gazeteci 4 sivil hayatını kaybetti.

Lübnan tarafından düzenlenen saldırılarda da 3 İsrail askeri ve bir İsrailli sivil yaşamını yitirdi.

İsrail ordusunun gece boyunca sınır hattında Lübnan topraklarına doğru sürekli işaret ve aydınlatma fişekleri fırlattığı, düşen fişeklerin ağaçlık ve çalılık bölgelerde yangına yol açtığı ifade edildi.

Gerginliğin yaşandığı 120 kilometrelik sınır hattı üzerinde İsrail'e ait savaş uçakları ve insansız hava araçlarının (İHA) sürekli şekilde sorti yapmaya devam ettiği kaydedildi.

Lübnan basınında öne çıkan haberlerde İsrail'in özellikle topçu atışları ve işaret fişekleri ile sınır üzerindeki ağaçlık bölgelere yönelik saldırılarının kasıtlı olduğu belirtiliyor.

Hizbullah mensuplarının söz konusu ağaçlık ve çalılık bölgelerde kolay bir şekilde kamufle olarak güdümlü tanksavar füzeleri ile İsrail'e ait askeri noktaları vurduğu ifade ediliyor.

İsrail'in ise kendi gözetleme kuleleri önünde engel teşkil eden Lübnan içindeki bu bölgeleri yakmak istediği kaydediliyor.

Son olarak Lübnan ordusu, sivil savunma ekipleri, itfaiye ve Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Barış Gücü, 26 Ekim'de Lübnan'ın güneyindeki Alma Şaab beldesi yakınlarındaki yangının söndürülmesi için günlerce uğraşmıştı.

İsrail ise Lübnan itfaiye ve sivil savunma ekiplerinin çalıştığı bölgelere doğru topçu atışları gerçekleştirmişti.

Lübnan'ın güneyindeki İsrail sınırı üzerinde genellikle zeytin ağaçlarının yer aldığı büyük bahçeler ve yer yer çalılıklar bulunuyor.

Abluka altındaki Gazze Şeridi'ndeki AA muhabiri, gece boyunca İsrail ordusunun özellikle şehir merkezi ve kuzeyde "şu ana kadarki en yoğun bombardımanını" gerçekleştirdiğini aktardı.

İsrail ordusunun, denizden de Gazze Şeridi'nin batısına saldırıları devam etti.

Gazze Şeridi içinde Refah, Han Yunus'un batısı, sahil bölgesinde çatışmalar yaşandı. Özellikle, kuzeydeki Beyt Hanun, Beyt Lahiya'da çatışmalar devam ediyor.

İsrail ordusu hava aydınlanana kadar Gazze'ye aydınlatma fişekleri attı.

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı İsrail'e "Aksa Tufanı" adıyla kapsamlı saldırı başlattı.

İsrail ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi'ne saldırıya başladı.

Gazze'den düzenlenen saldırılarda 310'u asker 1400 İsraillinin öldüğü, 5 bin 132 İsraillinin yaralandığı aktarıldı.

Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Gazze'ye saldırılarında 3 bin 38'i çocuk, 1726'sı kadın 7 bin 326 kişinin öldüğünü, 18 bin 967 kişinin de yaralandığını duyurdu.

İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail güçlerinin ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 110 Filistinlinin öldüğü, 1900'den fazla kişinin de yaralandığı belirtildi.

Çatışma bölgelerinde, çoğu İsrail bombardımanında 25 gazeteci yaşamını yitirdi.

İsrail-Lübnan sınırında 8 Ekim'den bu yana İsrail ordusu ile Hizbullah arasında yaşanan çatışmalarda ise 46 Hizbullah üyesinin yanı sıra İslami Cihad Hareketi'nden 6, Hamas'tan 3, Hizbullah destekli Sünni Direniş Tugayı mensuplarından da 2 kişi öldü, biri gazeteci 4 sivil hayatını kaybetti.

Lübnan tarafından düzenlenen saldırılarda da 3 İsrail askeri ve bir İsrailli sivil yaşamını yitirdi.