Seyyar satıcılar genellikle sokaklarda, pazar yerlerinde veya yoğun bölgelerde faaliyet göstererek geçimini sağlamaktadır. Ancak, pandemi nedeniyle artan kısıtlamalar, yaşanılan depremler, ekonomik dengesizlikler hareketliliklerini kısıtlamış ve müşteri potansiyellerini azaltmıştır. Bu durum, seyyar satıcıların gelir kaynaklarını olumsuz etkileyerek iş yapmalarını zorlaştırmaktadır. Ayrıca, ekonomik belirsizlikler ve enflasyon gibi faktörler de seyyar satıcıları olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Malzeme maliyetlerindeki artışlar ve fiyat dalgalanmaları, satıcıların kar marjlarını azaltarak iş yapmalarını daha da zorlaştırmaktadır.

Seyyar satıcılar, bu zorluklarla başa çıkabilmek ve işlerini sürdürebilmek adına çeşitli stratejiler geliştirmeye çalışmaktadır. Dijital platformlara geçiş, online satış kanallarını kullanma ve müşteri sadakatini artırmak için çeşitli pazarlama yöntemlerini uygulama gibi adımlar, seyyar satıcıların iş yapma şartlarına uyum sağlama çabalarını yansıtmaktadır. Ancak, seyyar satıcıların karşılaştığı bu zorluklar, aynı zamanda onların ekonomik istikrarlarını sürdürebilmek adına geniş çaplı desteklere ihtiyaç duyduklarını göstermektedir. Bu destekler, yerel yönetimlerden gelen teşvikler, finansal destekler ve eğitim programları şeklinde olabilir.

Artan fiyatlar, ürünlere gelen zamlar, yaşanılan deprem felaketiyle iş yapmakta zorlandıklarını dile getiren seyyar satıcılar, çoğu zaman ürünlerinin tezgahta kaldığını, vatandaşın fiyat sorup gittiğini ya da taneyle ürün aldıklarını dile getirdi. Satışlarının eskisi gibi olmadığını ifade eden seyyar satıcılar artık geçinmekte dahi zorlandıklarını belirtti.

Sonuç olarak, seyyar satıcılar için iş yapma koşulları giderek zorlaşmaktadır ve bu durum, hem ekonomik hem de sosyal düzeyde dikkate alınması gereken bir konudur. Gelecekte, bu sektörde faaliyet gösterenler için daha sürdürülebilir çözümlerin bulunması ve desteklenmesi, seyyar satıcıların ekonomik katkılarını sürdürebilmeleri açısından kritik bir öneme sahiptir.

HABER: SİBEL TURAN