Gözde TV’ye de konuk olan Yenilmez yapacakları proje ve oyunculukla ilgili açıklamalarda bulundu.

  Gözde TV için hem bölgeye hem de şehre hayırlı olsun dileklerini sunan Yenilmez,
 “Adıyaman, hem medeniyet, hem kültür hem de ekonomi potansiyeli açısından çok şeyi barındıran bir ilimiz. Adıyaman’ı stratejik olarak bölgenin sigortası olarak görüyorum. Adıyaman ne devletimizi ne de Anadolu çocuklarını düşürdü. Ancak her zaman Anadolu’nun yaşadığı kaderi yaşadı. Yani Adıyaman’ın kendisini dışarıya anlatabilecek dili yoktu. Bu nedenle kanal, bundan sonra Adıyaman’ın hem tanıtımı ile alakalı hem de insanlarının kültürü ile alakalı tanınmasına vesile olacaktır.
  Özellikle olağanüstü şartlarda ve afetlerde, mahalli basınının ne olduğunu tecrübe ederek yaşadık. Öyle ki Anadolu coğrafyasında, Milli Mücadele’yi yerel hareketler başlatmıştır. Hatta bugün, bir sanat çalışması yaptığınızda, tarihi bir şey çalıştığınızda, yerel medyaların kayıtlarına başvuruyorsunuz. Çünkü bu kayıtlar, daha inandırıcı ve daha gerçekçi oluyor. Bu bağlamda Adıyaman’ın sesi olunuz’’ dedi.

  Birileri bize bugünü hazırladı, biz de birilerine yarını hazırlıyoruz
  Adıyaman’a 40 yıl boyunca her yıl geldiklerini dile getiren Yenilmez, ‘‘Biz sanatçılar, insanlara bu güzel veya bu çirkin bunları neden görmüyorsunuz demenin mücadelesini veriyoruz. Adıyaman ve ülke genelinde Türkiye’nin en büyük sosyal sorumluluk projelerinden biri olan Tarih Yazan Çocuklar’’ Projesi başladı. Birileri bize bugünü hazırladı, biz de birilerine yarını hazırlıyoruz. İşte o birilerini yani dünün mimarlarını, bugünün yani yarının hazırlayıcılarına anlatıyoruz. Tıp, sanat, ekonomi, tarım gibi alanlarda yaşananları, atalarımızın neler yaptıklarını, dünün rol modelleri ve bugünün önemli isimleri başta olmak üzere; Aziz Sancar, Oktay Sinanoğlu gibi isimler ve değerlerini, yeni nesillere göstererek gelecekte güzel bir Türkiye bıraktığımızı görmelerini istiyoruz ve geleceğin de bu güzelliği arttırmasını istiyoruz.

  Gönüllü arkadaşlarımıza hızlandırılmış bir drama eğitimi vermek için buraya geldim
  Adıyaman’da bulunma sebebinden ve ‘Dede-Torun Projesi’nden bahseden Yenilmez, ‘‘Okullarımız ve sınıflarımızda, gönüllüler tarafından medeniyet ve kültür abidelerimizin hayatını konu alan kitap ağaçları yapılıyor. Adıyaman Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden gönüllü gençlerimiz ise bu konuyu drama halinde okullarda anlatmak istediler. Bu gönüllü arkadaşlarımıza hızlandırılmış bir drama eğitimi vermek için buraya geldim’’ dedi.
  10 yıl önceki Adıyaman ile şu anki Adıyaman arasında çok fark var
  Yenilmez, 10 yıl önce geldiğim Adıyaman ile şu anki Adıyaman arasında çok fark var. Özellikle Kahta ve Besni’yi görünce şaşırdım. Çünkü Adıyaman çok güzel bir hale gelip gelişmektedir. Her geçen gün, daha da kabuğundan çıkarak ülkeye ve bölgeye, inşallah kendisini tanıtacaktır’’ dedi.   
  Cumhuriyet ve Milli Mücadele’nin hikayesini çekmiş olacağız
  Oyunculuk mesleğinde projelerin bitmeyeceğini dile getiren Yenilmez, ‘‘İnşallah bu sene bir projenin içinde yer alacağız. Aynı zamanda kendi projelerimiz de var. Yüzüncü Yıl olarak geçen projemiz, İzmir’de, İzmir’in işgali çekildi. Şu anda ise arkadaşlarımızın Erzurum Kongresi’nin çekimleri için hazırlıkları bitti. Ardından, Sivas, Amasya ve Havza çekilecek. ve bizler, bir bakıma Cumhuriyet ve Milli Mücadele’nin bir hikayesini çekmiş olacağız. Tiyatro olarak yine bizim değerlerimizde, Azerbaycan Türklerinden ve tanınması gereken bir hayırsever olan Hacı Zeynal Abidin Tağıyev Evi’ni ve hayatını sahneye aktarıyoruz. Hayal kurmaya devam ediyoruz ve yaza doğru bir sinema filmi çıkarmayı düşünüyoruz’’ dedi.
  Türkiye’de sinema alanında, müesseseleşme yok
  Türkiye’de sinemaya dünya ile aynı andan başladığımızı ancak bizde bir müesseseleşmenin olmadığını dile getiren Yenilmez; ‘‘Dünyada, sinemada bir müesseseleşme ve bu işi bir endüstri haline getirme işi tamamlandı. Ama bizde hala bir müesseseleşme olmadığı için sosyal şartlardan çalışma şartlarına kadar her şeyin içerisinde bir kul hakkı ile gidiyoruz. Mesela bir 120 dakikalık bir filmde, bu filmin çekilmesi, yayına hazırlanması, oyuncusu, seti ve işçisini kimse görmüyor. Türkiye’de oyuncuların istihdam, itibar görememe ve bunların devamında da ciddi bir kul hakkı var’’ dedi.
  Oyunculuğu bir yaşam şekli haline getirmezseniz bir mağduriyet yaşarsınız
  Oyuncu ve oyuncu adaylarına önerilerde bulunan Yenilmez, ‘‘Oyunculuk eski bir meslektir ve bu meslek diğerlerine benzemez. Oyunculuk bir yaşam şekli. Oyunculuğu bir yaşam şekli haline getirmezseniz bir mağduriyet yaşarsınız’’ dedi.