Yiğit: “Arılar Soğuk Yerde Kışlatılmalı”

Yaşam (GÖZDE) - Gözde Tv | 02.02.2023 - 17:05, Güncelleme: 02.02.2023 - 17:05
 

Yiğit: “Arılar Soğuk Yerde Kışlatılmalı”

Adıyaman Arıcılar Derneği Başkanı Mehmet Yaşar Yiğit, arı ölümlerinin önüne geçmek için arıların soğuk bölgelerde kışlatılması gerektiğini söyledi.
   Kış aylarında hayatta kalmak için kovanlarda yaşaması gereken arılar, kış mevsiminin merkezi yerlerde beklenilenin altında seyretmesi nedeniyle sanki bahar mevsimi yaşanıyormuş gibi kovandan dışarıya çıkmakta. Kovandan dışarıya çıkan ve soğuk hava şartlarıyla karşı karşıya kalan arılar kovanlarına dönemeden felçlik geçirerek ölmekte. “Adıyaman’da yüzde 20 kayıp yaşandı”   Bu yıl havaların mevsim şartlarının altında seyretmesinden dolayı arıların kış uykusuna yatmadığını belirten Yiğit, “Kış mevsiminde havaların güzel geçmesi sonucunda, arılar dışarda polenin ve nektarın olduğunu zannederek dışarıya uçtu. Dışarıya uçmak isteyen arıların ise soğuktan uçamaması sayılarının azalmasına neden olarak arı kolonilerini olumsuz etkiledi. Çünkü arının yaşaması, kanat çırpmasına bağlıdır. Aynı zamanda, arıların kış mevsiminde yavrulamaması sonucunda da arıların sayısında ciddi bir azalma meydana getiriyor. Salkıma giren arılar 304 gün yaşar, ancak havanın güzel olduğunu düşünerek uçan arılar ise en fazla 60 gün yaşayabilmektedir. Adıyaman’da da kış uykusuna girmeyen arıların yüzde 20’inde kayıplar yaşadık” dedi. “Arılar Soğuk yerlerde kışlatılmalı”   Arıların kış uykusuna girmesi ve arı ölümlerinin azalması için önerilerde bulunan Yiğit, “Kış aylarında, arı ölümlerinin önüne geçmek için arıların yayla gibi soğuk yerlerde kışlatılması lazım. Çünkü arı soğuktan etkilenmeyen bir canlıdır. Soğuk yerde kışlatılmayan arılar uçar ve soğuk havanın etkisiyle kovanına dönmeden felçlik geçirerek ölürler. Bu durum da arı kolonilerinin çökmesine neden olur. Aynı zamanda kışın arıya ne kek ne de şurup verilmemelidir. Çünkü arılar, bu ürünleri tükettikten sonra nektarın dışarda olduğunu algılayacak ve daha çok uçmak isteyecektir. Arıyı güçlendirmek istiyorsak, Eylül veya Ekim aylarında, 3’te 2’si şeker ve 3’te 1’i su karıştırılarak şurup haline getirmeli ve dört kez arıya verilmelidir. Böylece yavrulayan ve genç nüfus ile kışa giren arı, bal üretimine katkı sağlayacaktır” dedi.   Yiğit, toplum olarak arılara sahip çıkmamız gerektiğini belirterek, arı olmadan hiçbir tarım ürünün de olmayacağının altını çizdi.     Haber: Metin Harıkcı Şeriban Özçakmak  
Adıyaman Arıcılar Derneği Başkanı Mehmet Yaşar Yiğit, arı ölümlerinin önüne geçmek için arıların soğuk bölgelerde kışlatılması gerektiğini söyledi.

   Kış aylarında hayatta kalmak için kovanlarda yaşaması gereken arılar, kış mevsiminin merkezi yerlerde beklenilenin altında seyretmesi nedeniyle sanki bahar mevsimi yaşanıyormuş gibi kovandan dışarıya çıkmakta. Kovandan dışarıya çıkan ve soğuk hava şartlarıyla karşı karşıya kalan arılar kovanlarına dönemeden felçlik geçirerek ölmekte.

“Adıyaman’da yüzde 20 kayıp yaşandı”

  Bu yıl havaların mevsim şartlarının altında seyretmesinden dolayı arıların kış uykusuna yatmadığını belirten Yiğit, “Kış mevsiminde havaların güzel geçmesi sonucunda, arılar dışarda polenin ve nektarın olduğunu zannederek dışarıya uçtu. Dışarıya uçmak isteyen arıların ise soğuktan uçamaması sayılarının azalmasına neden olarak arı kolonilerini olumsuz etkiledi. Çünkü arının yaşaması, kanat çırpmasına bağlıdır. Aynı zamanda, arıların kış mevsiminde yavrulamaması sonucunda da arıların sayısında ciddi bir azalma meydana getiriyor. Salkıma giren arılar 304 gün yaşar, ancak havanın güzel olduğunu düşünerek uçan arılar ise en fazla 60 gün yaşayabilmektedir. Adıyaman’da da kış uykusuna girmeyen arıların yüzde 20’inde kayıplar yaşadık” dedi.

Arılar Soğuk yerlerde kışlatılmalı”

  Arıların kış uykusuna girmesi ve arı ölümlerinin azalması için önerilerde bulunan Yiğit, “Kış aylarında, arı ölümlerinin önüne geçmek için arıların yayla gibi soğuk yerlerde kışlatılması lazım. Çünkü arı soğuktan etkilenmeyen bir canlıdır. Soğuk yerde kışlatılmayan arılar uçar ve soğuk havanın etkisiyle kovanına dönmeden felçlik geçirerek ölürler. Bu durum da arı kolonilerinin çökmesine neden olur. Aynı zamanda kışın arıya ne kek ne de şurup verilmemelidir. Çünkü arılar, bu ürünleri tükettikten sonra nektarın dışarda olduğunu algılayacak ve daha çok uçmak isteyecektir. Arıyı güçlendirmek istiyorsak, Eylül veya Ekim aylarında, 3’te 2’si şeker ve 3’te 1’i su karıştırılarak şurup haline getirmeli ve dört kez arıya verilmelidir. Böylece yavrulayan ve genç nüfus ile kışa giren arı, bal üretimine katkı sağlayacaktır” dedi.

  Yiğit, toplum olarak arılara sahip çıkmamız gerektiğini belirterek, arı olmadan hiçbir tarım ürünün de olmayacağının altını çizdi.

 

 

Haber: Metin Harıkcı

Şeriban Özçakmak

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gozdetv.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.