Adıyaman’da Gülbeyaz sitesinde yaşamını sürdürmeye çalışan yaklaşık 2 bin vatandaş mağduriyetlerinin giderilmesini istiyor.

Gülbeyaz Sitesi 6 Şubat depremlerinden önce arıtma tesisinden gelen kötü kokudan dolayı normal yaşamlarını sürdüremiyordu. Depremlerden sonra ise sitenin çevresine getirilen molozlar vatandaşları rahatsız ediyor. Ayrıca site çevresine getirilen molozlarda ayrıştırma işlemi de yapılıyor. Gülbeyaz Sitesinde yaşayan yaklaşık 2 bin kişi molozlardan ve demir ayrıştırma işleminin site çevresinde yapılmasını istemiyor. Demir ayrıştırma işleminden dolayı çevreye yayılan tozlar asbeste site sakinlerini maruz bırakırken pencerelerini açamayacak duruma getiriyor. “DEPREMDEN KURTULDUK BU SEFER DE TOZ BİZİ ÖLDÜRECEK” Gülbeyaz Sitesinde yaşayan ve aynı zamanda sitenin yöneticiliğini yapan Barış Bey, “Gülbeyaz’da 7 8 senedir burada oturuyoruz. Depremden önce arıtma tesisinden gelen kötü koku meselemiz vardı. Onu defalarca gerekli mercilere dile getirdik. Her tarafa gittik bir sonuç alamamıştık deprem hasar verdiği için şimdi çalışmıyor. Kokudan kurtulduk ama şimdi Gülbeyaz’ın hem Doğu’sunda hem de Batı’sında iki tarafta da moloz ayrıştırması yapılıyor. Bundan dolayı rüzgâr ne taraftan gelirse gelsin biz nefes alacak durumda değiliz. 7/24 burada çalışma yapılıyor. Sesten, kokudan hem de tozdan inanınki nefes alacak durumda değiliz. Çocuklar balkona çıkamıyor, camları açamıyoruz sıkıntıları her şekilde yaşıyoruz. Sitede 2 bine yakın nüfus var. Bundan dolayı da inanın ki hastalar, yaşlılar yani her türlü insan var. Bu sorun için Belediye’ye, Valiliğe, Çevre Şehirciliğe ve gerekli olan mercilere her tarafa gittik. Bir sonuç alamadık. Bize daha önce de koku meselesinde de aynı şekilde gerekli yerlere gitmiştik ama hiçbir şekilde bizim bu Gülbeyaz’daki insanları neden böyle hep arka plana atılıyor anlayamıyoruz. Sonuçta 2 bin kişilik bir nüfus var burada. Bizde insanız, depremden kurtulduk ama bu sefer de herhalde toz bizi götürecek gibi. Biz ne yapalım ne diyelim herkes kendi aralarında toplandıkları zaman yolu kapatalım falan diyorlar biz buna müsaade etmiyoruz. Yasa dışı hiçbir şey yapmak istemiyoruz. Yasalar çerçevesinde ne gerekiyorsa büyüklerimize yetkili mercilerden yardımlarını istiyoruz. Gerekli önlemlerini almalarını istiyoruz. İnsanız böyle olmuyor” ifadelerini kullandı. Gülbeyaz sitesi sakini Bahri Tunç da “Bir an önce molozların buradan kaldırılması burada 22 blok 352 daire var. Her dairede beşer kişi kalsa yaklaşık 2 bin kişi ediyor. 2 bin kişinin içinde engelli, yaşlı, nefes darlığı olan ve bir sürü insan var. İnsan sağlığı bu kadar mı düşük. İnsan sağlığı bu kadar mı etkilenmiyor. Lütfen buna bir çare bulsunlar. Bu molozların buradan kaldırılması ve buraya dökülmemesi için istirhamda bulunuyoruz. Büyüklere sorumlulara söylüyorum” cümleleriyle molozların kaldırılmasını istedi.  Diğer Gülbeyaz sitesi sakinleri ise, “Biz Valiye, Çevre ve Şehirciliğe, Ramazan Bey’e ve Belediye Başkanına bildirdik. Bizim telefonumuzu aldılar. Ama buraya gelen kimse yok. Biz balkonumuzda oturamıyoruz evde nefes alamıyoruz. Yazın pencere ve kapılar kapalı çoluk çocuk ne yapsın. Benim engelli çocuğum var, balkona çıkamıyor. Görüyorsunuz, arkadan cenaze kokusu ve toz geliyor. Biz ne yapalım. Gülbeyaz’ı sadece batırmak istiyorlarsa buyurup gelip alsınlar bizde çıkalım gidelim. Başka yapacak bir şeyimiz yok” derken “Sitenin hem Batı hem de Doğu’sunda 7 gün 24 saat çalışıyorlar. Gece de çalışma yapıyorlar. Şimdi burada 350 tane ev 2 bin kişiye yakın insan yaşıyor. Çocuklarda var. Aslım hastası ve engelli olanlar var. Bu sene havalar da sıcak pencereleri bile açamıyorlar. Yetkililere de başvurduğumuz zaman herhangi bir sonuç alamadık. Sesimizi duyurmak istiyoruz” şeklinde konuştu. Demir ayrıştırma işlemini gerçekleştiren kepçe operatörüyle geçen muhabbetini anlatan site sakini; “Adam diyor ki, ‘ben kepçe sahibiyim.’ Arsa ve firma sahibi para vermiş ‘burayı kaldırmak zorundayız’ ve ‘Benim kepçemi yarın burada göremezsiniz, normal işçiyim bana emir vermişler kırın diye. Görüştük yarından itibaren kepçeyi getirmeyecek’ dedi. Adamın bir suçu yok firma ve arsa sahibi dökün demiş. Buradaki insanları öldürmek için, kimsenin umurunda değil. Gece gündüz dökün, karıştırın, vurun ve kırın bir sürü insanlar var burada” dedi. Haber: Emine TÜTÜN/ Görüntü: Burhan Turgut